7 Nisan 2017 Cuma

ÇOCUK YETİŞTİRMEK, KARAKTER, ÖZGÜVEN, GÜVENİLİR İNSAN


Özgüvenin en popüler karakter yapılarından biri olarak görmemiz için çevremizde fazlaca sebebimiz var. Bazen kalabalık bir ortamda dut yemiş bülbüle döndüğünüzde ya da kalp atışınız hızlanıp yüzünüzü ateşler bastığında sizin aksinize yanınızdaki kişinin dünyayı kurtaran adam gibi davrandığını görürsünüz. Siz araya reklam arası gibi girip konuştuğunuz da ise çevredekilerin onun bir an önce konuşmaya başlamasını beklediğini hissedersiniz.


Özgüveni olan kişinin, size sadece bir konu da değil evde yaptığı Ali Nazik yemeği ile ilgili de söyleyeceği çok şeyi vardır. Anlattığı şeyler sizi sarmasa da o gayet güzel yaprak sarması yapabilmektedir.

Özgüvenin mutlak anlamda bir erdem olarak ifade edilmesinin doğru olmadığını düşünüyorum. Çünkü genelde özgüven ve kibir arasında çok ince bir çizgi olduğunu görürsünüz. Aynı insana bazılarının hayran olması bazılarının ise ciddiye almayıp alaycı bir gözle bakması genelde bundandır. Hadi bu insanların çocukluklarına gidelim.

Özgüveni olan bir çocuk yetiştirmenin öneminden veya özgüven sahibi bir insan olmanın iş hayatında ki faydalarından bahsedenlere şu can alıcı soruyu soruyorum. Peki, “Ya ortada güvenilecek bir öz yoksa?” ne olacak.

Güvenilmez, yalan söylemekten çekinmeyen, kibir abidesi, biri iki, beşi on yaparak anlatan bir abartman olan kişinin bir de yüksek bir özgüvene sahip olduğunu gördüğünüzde halen özgüvenin bir erdem olduğunu düşünür müsünüz?

Özgüveni olan bir çocuk yetiştirmenin öneminden çokça bahsedilir. 1960 ve 1990 yılları arasında özellikle ABD’de yapılan araştırmalarda çocuklarda özgüvenin okul başarısında ve toplumsal ilişkilerde çok önemli bir etken olduğu öne çıkıyordu. Konuyla ilgili birçok program başlatılmasına rağmen 1990’lı yıllardan sonra bu görüşün tam aksine özgüvenin çocuklarda olumsuz yönleri de olduğu ortaya çıktı. Öyle ki suç işlemeye yatkın olan insanların davranışları araştırıldığında özgüven eksikliği önemli bir etken olarak düşünülürken aksine bu insanların özgüveni yüksek insanlar olduğu görüldü.

Bu verilerden yola çıkarak özellikle çocuk eğitiminde evrensel ahlaki değerlerin öne çıkarılması ve daha sonra özgüvenin bu temel üzerine oturtulması gerektiğini söyleyebiliriz. Herkesin ahlaki değerlere bakışı farklıdır diyebilirsiniz ama dürüst, şefkatli, vefalı ve cömert insanları, hangimiz çevremizde görmek istemeyiz.


Özgüveni yüksek bir insan modelinden çok güvenilir bir insan modelinin daha fazla öne çıkarılmasının birey olarak başarılı, dürüst ve çalışkan, toplum için faydalı insanların çoğalmasına büyük katkısı olacaktır.



Yazar : Tarık Savaş Öpöz

Kaynak : www.icerikfabrikasi.com

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek'den Açıklama, "dövizlerinizi yönetemiyorsunuz"

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ülke ekonomisini daha sağlam bir zemine oturta bilmek için reel sektörün döviz konusunda daha te...